Takip Edin

 Paylaş

Şükran Sunmak:  Minnettarlık Tutumu

RAB’be şükredin, çünkü O iyidir, sevgisi sonsuzdur... Şükretsinler RAB'be sevgisi için, insanlar yararına yaptığı harikalar için! Şükran kurbanları sunsunlar ve sevinç çığlıklarıyla duyursunlar O'nun yaptıklarını! — Mezmur 107:1, 21-22

Şükretme övgü sunmadan farklıdır, övgü sunma da tapınmadan farklıdır.

Şükretme Tanrı’nın bizim için yaptıklarıyla ve O’nun işleriyle ilgilidir. Bizim için yaptıklarından dolayı Tanrı’ya şükrederek karşılık vermemizdir. Basitçe Tanrı’nın tüm bereketlerini hatırlayarak O’na olan minnettarlığımızı seslendirmemizdir (örneğin, Tanrı’nın bize Mesih’te verdiği bütün kutsamaları ve faydaları (Mezmur 103:1-5) şükranla hatırlamak gibi). Övgü ise Tanrı’nın kişiliği ve karakteriyle ilgilidir. Tanrı’nın kimliğine odaklanır.

Tanrı’ya şükretmemiz için bizi teşvik eden bir çok Kutsal Yazı vardır:

Her durumda şükredin. Çünkü Tanrı’nın Mesih İsa’da sizin için isteği budur. — 1. Selanikliler 5:18

“Ama şükran kurbanı sunacağım Sana, adağımı yerine getireceğim. Kurtuluş Senden gelir. Ya RAB!” — Yunus 2:9

RAB'be şükredin, O'na yakarın, halklara duyurun yaptıklarını! O'nu ezgilerle, ilahilerle övün, bütün harikalarını anlatın! Kutsal adıyla övünün, sevinsin RAB'be yönelenler!... O'nun yaptığı harikaları, olağanüstü işlerini ve ağzından çıkan yargıları anımsayın! — Mezmur 105:1-3, 5

RAB’be şükran kurbanı sunduğunuz zaman, kabul edilecek biçimde sunun.” — Levililer 22:29

Kapılarına şükranla, avlularına övgüyle girin! Şükredin O’na, adına övgüler sunun! — Mezmur 100:4

D. L. Moody bir toplantılantısında tanıklık veren yaşlı bir beyden söz eder. Adam hayatının çoğunluğunu “şikayet sokağı”nda yaşayarak geçirdiğini; fakat Mesih imanlısı olduktan sonra, “şükran sokağı”na taşındığını söylemişti. Mesih’i geç yaşta kabul etmesine rağmen, bu adamın yüreği canını kurtaran Rab’be karşı şükranla doluydu. Minnettarlığının sevinci yüzünden parlıyordu. Sık sık bir envanteri yapıp kendimize şükran dolu bir yüreğe sahip olup olmadığımızı sormalıyız. Eğer sahip değilsek, “Hristiyan” ismine layık değiliz.

Gerçek şükran ifade edilene kadar tamamlanmış değildir. Seslendirilmelidir. Bu dünyada çok karamsarlık ve cesaret kırıklığı vardır. Bir çok insan şikayet etmekte çabuk, Tanrı’ya şükran ve övgü sunmakta ise çok yavaştır. Diğerleri ise, “Yüreğimde şükran zaten var,” diyerek mazeret verirler. Bu iyidir, fakat İsa sadece bunu kabul etmez. Şükran ve teşekkür ifade edilmelidir. Luka 17’de İsa’nın temiz kıldığı on cüzamlıyı hatırlıyor musunuz?

Onlardan biri, iyileştiğini görünce yüksek sesle Tanrı’yı yücelterek geri döndü, yüzüstü İsa’nın ayaklarına kapanıp O’na teşekkür etti. Bu adam Samiriyeli’ydi. İsa, “İyileşenler on kişi değil miydi?” diye sordu. “Öbür dokuzu nerede? Tanrı’yı yüceltmek için bu yabancıdan başka geri dönen olmadı mı?” Sonra adama, “Ayağa kalk, git” dedi. “İmanın seni kurtardı.” — Luka 17:15-19

Paylaş