Takip Edin

 Paylaş

Tapınmak İçin Yaratıldık

Yeşeya 43:7 de Tanrı’nın bizi kendi görkemi için yarattığını söyler. “‘Tanıklarım sizlersiniz’ diyor RAB, ‘Seçtiğim kullar sizsiniz. Öyle ki beni tanıyıp bana güvenesiniz, Benim O olduğumu anlayasınız. Benden önce bir tanrı olmadı, Benden sonra da olmayacak. Ben, yanlız ben RAB’bim, Benden başka kurtarıcı yoktur’” (Yeşeya 43:10-11).  Birinci Tarihler 16:28-29 da, “Ey bütün halklar, RAB’bi övün, RAB’bin gücünü, yüceliğini övün, RAB’bin görkemini adına yaraşir biçimde övün, sunular getirip O’nun önüne çıkın! O’nun Kutsallığının güzelliğinde tapının!” der.

Tapınmamız Rabbi hoşnut eder. Gerçek güç kilisede imanlıların toplu halde Rab’be övgü sunuları getirmelerindedir. İmanda birleştiğimiz zaman övgülerimizin cenneti delip geçmesi ne kadar güzeldir! Mesih’in bedeni olarak bizim sadece O’nun büyüleyici varlığının önünde birlikte durabilmemiz bile ne güzeldir! Tanrı’nın sözü imanlıları sürekli bir araya gelmeleri konusunda teşvik etmek için, “Birbirimizi sevgi ve iyi işler için nasıl gayrete getirebileceğimizi düşünelim. Bazılarının alıştığı gibi, bir araya gelmekten vazgeçmeyelim; o günün yaklaştığını gördükçe birbirimizi daha da çok yüreklendirelim” der (İbraniler 10:24-25).  

Aynı zamanda, Mesih’i seven kişiler olarak her birimiz kişisel olarak da, o gizli yerde, Rab’le çok samimi olarak, birebir Kralımıza tapınmalıyız. Sadece Rab’bin ve sizin bildiğiniz tapınma zamanları geçirmelisiniz. Hatta tapınma grubunun üyesi bile olsanız, tapınma zamanlarınızın en görkemli olanları kilise dışında Tanrı’yla başbaşa olduğunuz anlarda olmalıdır.

Tanrı’yla başbaşa geçirilen zamanın ve Mesih’le ilişkinin yerini hiçbir şey alamaz. Rab hakkında güzel şarkılar söylemek harikadır, fakat yeterli değildir. Tapınmak Rabbe hayranlık dolu sözleri konuşmaktır. Tanrı’ya tapınmak O’nun önünde eğilmek, O’na saygı duymak ve güzelliği karşisında hayran kalmaktır. 

Tapınmak kelime anlamı olarak, “aşirı saygı duymak, onurlandırmak ve kendini adamaktır.” Tanrı’ya olan sevgimizin aktif ifadesidir. Sadece sözlerimizde değil eylemlerimizde de canlı ve görülebilir olmalıdır. Tapınmak kendimizi tamamen Rabbe vermeyi içerir. Tapınmak bir rituel aktivite, ya da müzikle gelen bir duygusallık değildir. Mesih’in fedakar cömertliğini somut bir şekilde gösterir ve yansıtır. Tapınmak, yüreğimizin, düşüncemizin ve isteklerimizin Tanrı’nın yüreği, düşüncesi ve isteklerine doğru yönlenmesidir. 

Kurtarıcımız İsa Mesih’e tapınmak, iman dolu ve Ruh’la yönetilen Hıristiyan yaşamının temelidir. 

Rab’be sevinç ezgileriyle (Mezmur 100:2), kurbanlarla ve sunularla (Yeşeya 19:21), daha önce kötürümken İsa’nın adıyla iyileşen adam gibi sıçrayıp yürüyerek bile ta-pınabiliriz (Elçilerin İşleri 3:8-9). Fakat bütün bunların dışında tapınma ruhta ve gerçekte olmalıdır (Yuhanna 4:24).

Tanrı’ya tapınmak için çok iyi bir müzisyen ya da şarkı söyleyebilen biri olmamız gerekmez. Tapınmamız bazen övgümüzün taşkın bir şekil alması şeklinde bazen de sessiz ve kişisel olabilir. Bunlardan biri diğerinden daha üstün değildir. Ancak Yüce Tanrı’mızla kişisel bir ilişkiye ve yaptığımız ve olduğumuz herşeyde O’nun yüceliği gerçeğinde yaşamaya ihtiyacımız vardır.

Paylaş